Pamuk Taşı – EMRE DÖĞER
bana korkularını getir dök avuçlarının arasından o ayrıksı suları günler anımsanmayacak kadar bile kısaldığında şimdi kızıla çalan şu gün batımlarını […]
Sadeimge… Edebiyat Dergisi
bana korkularını getir dök avuçlarının arasından o ayrıksı suları günler anımsanmayacak kadar bile kısaldığında şimdi kızıla çalan şu gün batımlarını […]
seni en iyi tanıyan duvarların kimsesiz tırabzanların madeni kokuların ve parıldayıp yükselenlerin altında gölgelerin rengine aşinasın yıldızları alnına beklersin hep, […]
Şimdi bu konuşan ben değilim Savaşın önünde kopan çığlık Kan kokusu ve davul sesi Göğsümün ağırlıklarını bıraktı savaşın içine Çıplak, […]
aslında sevmeyi kimse bilmiyor şimdi dünya vahşice pişmeyi deniyor asit içinde sevgi bildiklerimizin, bulduklarımızın arkasında saçlarını savuran günlerin arasından yüce […]
gölgemde renkler birbirine karışıyor
direnmenin eşiğindeyim kırmızıyla kanın ayrımında öfkeme…
Şiir, ikincil bir bakış açısı ile şairinin sesi ise merak ediyorum; acaba görünüşte pek de bir değeri olmayan şairin…
Anlardan birindeyim Şu an dediğimde aslında geçmiş olan Teslim oldum İçeri döndü kayıp gün Anlardan birindeyim Üzerine yükseklik korkusu sinmiş […]
Heidegger şöyle söylemiş: ”Varoluşun özü, tasadır. Tasa, insanın dünyaya terk edilmiş bir varlık olmasından kaynaklanır”. Tasa, sözlükteki diğer anlamları ile söylemek […]